Blogger’ ların Google ile hem aşk hem nefret ilişkisi var. Ancak yine de kabul edelim ki, Google olmasaydı yapacak çok fazla bir işimiz olmazdı. Sık sık Google’ a güvenmemekten bahsetsek dahi, arama devinden mümkün olduğunca fazla trafik aldığımızdan emin olmak için de elinizden gelen her şeyi yapmaktan geri kalmıyoruz.
Bu yazımda Google ’ın blogunuzda görmek istediği birkaç şeyden bahsedeceğim. Umarım bu SEO taktikleri, daha fazla trafik elde etmenize yardımcı olacaktır.
SEO değişti…
Blog yazmaya başladığımdan beri arama motoru optimizasyonu sanatı çok değişti. Her yıl Google, hangi sitenin ön sayfada kalmaya layık olduğunu değerlendirmede daha iyi bir hale geliyor. Ancak Google’ ın ön sayfada görmek istediği içerik türünü de değiştirdiğini unutmayın .
Örneğin, beş yıl önce en iyi sonuçlara çoğu zaman çok fazla yetkisi olan eski web siteleri hakim olurken (makalelerden bazıları 10+ yıldı), bu günlerde birkaç dakika önce internete koyulan süper taze içerikleri dahi görmeniz olası. Google artık sayısız farklı insana uyacak çeşitli içerikler arıyor.
Google blogunuzda ne görmek istiyor?
1. İçeriğe dayalı katı markalama
Google’ ın 2011′ deki (ve sonraki dönemlerdeki) Ölümcül Panda güncellemesinden bu yana Google’ ın aradığı şeylerin başında, müşterilerini yalnızca güvenilir sitelere göndermek isteği gelmektedir. Açıkçası, insanları zayıf içerikli, görünür bir yazar veya şirket bilgisi olmayan, ücretsiz bir platformda kurulmuş ve yinelenen içerik yükleyen bloglara göndermek istemiyor!
2. Problem çözme
Bahsetmek istediğim bir sonraki madde, güncellenen Hummingbird’ ün değişmesi nedeniyle blog yazarlarının, anahtar kelimeleri ve hedeflemeleri hakkında nasıl düşünmeleri gerektiği konusunda büyük rol oynuyor.
Bu özel güncelleme, Google’ ın arama biçimini kökten değiştirdi, artık anahtar kelimelere tek başına yer vermiyorlar; bunun yerine aramanın arkasındaki niyete bakıyorlar . Örneğin, “ asit reflü ” için arama yapan insanlar gerçekten “ neden asit reflüm var? “,“ Hangi ilaçlar asit reflü tedavisinde kullanılır? ” gibi…
İçerik oluştururken bu değişiklikleri de aklımızda tutmamız ve Google’ ın insanları, kendi sorunlarını çözen web sitelerine yönlendirmek istediği gerçeğini her zaman göz önünde bulundurmamız gerekmekte.
Bu sorunu ne kadar kapsamlı bir şekilde çözebilirseniz, web siteniz o kadar üst sıralarda yer alır Örneğin, “uygun kredi kartının nasıl seçileceği” terimi için üst sıradaki web sitesine bakarsanız, sonucun muazzam miktarda içeriğe sahip olduğunu göreceksiniz; bununla birlikte iki farklı kartı karşılaştırabileceğiniz sitelerin daha üst sıralarda oldukları gözünüzden kaçmayacaktır.
3. Mobil dostu tasarımlar ve özellikler
Bu yılın başlarında Google mobil uyumlu güncellemeyi başlattı. Bu seferki diğerlerine göre biraz farklıydı, zira daha önce açıkladılar ve herkese önerilen değişiklikleri yapabilmeleri için yeterli zamanı verdiler.
Blogunuz mobil uyumlu değilse, insanlar mobil cihazlarını kullanırken aramada görünme şansı daha azdır. Cep telefonunuzda dost olmayan bir web sitesine göz atmak günümüzde gerçekten sıkıcı, zor ve yavaş bir internet deneyimi olacaktır.
Burada yapabileceğiniz en iyi şey, bir tablet veya mobil tasarım algıladığında kendisini otomatik olarak ayarlayan, duyarlı bir temaya sahip bir bloga sahip olmaktır. Bu tarz blogları WordPress ile oluşturmak oldukça kolaydır ve bu günlerde çoğu tema bootstrap olarak oluşturulmuştur. Blogunuzun mobil uyumluluğunu buraya tıklayarak test edebilirsiniz .
4. Geri bağlantıların bir karışımı
İyi bir web sitesi çeşitli kaynaklardan bağlantılar çeken sitedir. Örneğin, diğer bloglardan, yeni sitelerden, YouTube videolarından, Twitter’dan vb. Sitenizden bahseden ve size link veren tüm bu mecralar, Google’ ın gözünde çok sağlıklı, organik bir web sitesi resmi oluşturmakta. Bağlantılarınızın alakalı web sitelerinden ve çok çeşitli kaynaklardan geldiğinden emin olun.
5. Görselliği vurgulayan çoklu ortam formatları
Hemen hemen tüm anahtar kelimeler için Google’ ın ilk sonuç sayfasını hızlı bir şekilde tararsanız, en üst sıradaki yayınların genellikle ortak bir özelliği olduğunu fark edeceksiniz: görsel içerik. BuzzFeed gibi popüler siteler neredeyse yalnızca videolar, gifler ve kısa mesajlardan oluşan platformlar haline dönüşmüş durumdadır.
Bunun bir nedeni var: Gittikçe daha fazla insan cep telefonu kullanıyor ve gittikçe daha fazla cep telefonu 4G ve 5G ile ucuz veri bağlantısı kuruyor. Bu sayede daha önce yüklenmesi yavaş olan içeriklere ulaşılabiliyor ve görüntülemelerde büyük artışlar görüyoruz. Günümüzde insanlar görsel paylaşımları seviyor ve daha fazla paylaşıyorlar.
6. Coğrafi olarak hedeflenmiş öğeler
Google, Güvercin Güncellemesini başlattığında, yerel sonuçlarda büyük bir değişiklik olacağını da bizlere göstermiş oldu. Arama devi, özellikle hizmetleri ararken “yerel olarak” daha alakalı sonuçlar elde etmemize yardımcı olmak için bulunduğumuz konumu kullanmak istedi. Bunun sonucu olarak da, ulaşmak istediğimiz bir hizmete yönelik aynı terimlerle, farklı şehirlerde yapılan aramalarda tamamen farklı sonuçlar çıkmaktadır.
Peki bunun için ne yapıyoruz?
Eğer ki blogunuz belirli bir bölgedeki müşterileri çekmek için tasarlandıysa, gerçekten o alana uygun olduğundan emin olmanız gerekir. Adresinizi web sitenizde mutlaka vurgulayın, şirket bilgilerinizi girin, Google Haritalar’ da manuel ekleme yapın, Yelp ve diğer inceleme hizmetlerinde incelemelere yanıt vermeye başladığınızdan emin olun.